He prided himself on his punctuality.
- O, dakikliği üzerine kendisiyle gurur duydu.
She prides herself on her skill in cooking.
- Yemek pişirme yeteneğiyle ilgili kendisiyle gurur duyar.
Many parents take pride in their children.
- Birçok anne-baba çocuklarıyla gurur duyuyor.
Well done! Your parents must be proud of you.
- Helal olsun sana! Ailen seninle gurur duyuyor olmalı.
He may well be proud of his daughter.
- O kızı ile gurur duyabilir.