großmutter

listen to the pronunciation of großmutter
ألمانية - التركية
büyükanne
[die] büyükanne
babaanne

Babaannem uçabiliyor. - Meine Großmutter kann fliegen.

Grossmutter
e e. 'gro: smutır büyükanne
Grossmutter
e {'gro: smutır} e büyükanne
Grossmutter
anneanne
Grossmutter
haminne
Grossmutter
babaanne
Grossmutter
nine
Grossmutter
büyükanne
الإنجليزية - التركية

تعريف großmutter في الإنجليزية التركية القاموس.

grandmother
{i} babaanne

Babaannem uçabiliyor. - My grandmother can fly.

Benim babaannem çay törenlerini seviyor. - My paternal grandmother enjoys tea ceremonies.

grandmother
{i} anneanne

Ben küçükken, anneannem özellikle kirpi için küçük bir kase süt koyardı. - When I was little, my grandmother would put out a small bowl of milk specifically for hedgehogs.

Haftada iki kez anneannemi ziyaret ederim. - I visit my grandmother twice a week.

grandmother
büyük anne

O, genç olduğu için, hasta büyük annesine özveriyle hizmet etti. - Young as she was, she devotedly attended on her sick grandmother.

Büyük annem sağlıklı ve yalnız yaşıyor. - My grandmother is in sound health and lives alone.

grandmother
{i} büyükanne

Tom ve büyükannesi kitapçıya gitti. - Tom and his grandmother went to the bookstore.

Büyükannem bir motosiklet sürebilir, ve dahası bir bisikleti de. - My grandmother can ride a motorcycle, and what's more, a bicycle.

grandmother
{i} nine

Şu küçük ev, küçük bir kızken ninemin yaşadığı, papatyalarla kaplı ve etrafında elma ağaçları olan bir tepede bulunan küçük eve çok benziyor. - That little house looks just like the little house my grandmother lived in when she was a little girl, on a hill covered with daisies and apple trees growing around.

Bugün ninemin doğum günü. - Today's my grandmother's birthday.

grannie
{i} büyükanne
grannie
{i} anneanne
grannie
{i} nine
grannie
{i} babaanne