Elmalar kırmızı veya yeşildir.
- Apples are red or green.
Renksiz yeşil fikirler öfkeli bir şekilde uyur.
- Colorless green ideas sleep furiously.
Ağaçlar ve yeşillikler tarafından çevrili apartmanlarda daha az suç var.
- There is less crime in apartment buildings surrounded by trees and greenery.
Biz küçük bir tepe üzerindeki bir yeşil alanda piknik yaptık.
- We had a picnic in a green field on a small hill.
Oynayacak hiç yeşil alan yok.
- There are no green spaces to play in.
Inek, uzun, yeşil çimenlerin arasında çok yavaş hareket ediyordu.
- The cows were moving very slowly through the long green grass.
Komşunun çimenliği daha yeşil.
- The neighbor's lawn is greener.
O son zamanlarda biraz solgun görünüyor.
- She's been looking a little green lately.
Sen biraz solgun görünüyorsun.
- You look a little green around the gills.
Tom, mahkemede kendini savunma konusunda daha çok toydu.
- Tom was green behind the ears when it came to defending himself in court.
Hint bayrağına üç renkli bayrak denir, çünkü safran, beyaz ve yeşil, üç renkli çizgileri var.
- The Indian flag is called the tricolour because it has stripes of three colours – saffron, white and green.
This brand has only green products.
O, bütün duvarları yeşil boyadı.
- He painted all the walls green.
Biz her gün taze yeşil salata yeriz.
- We eat a fresh, green salad every day.
Tom'un evini yeşile boyamak istediği doğru mu?
- Is it true that Tom wants to paint his house green?
Duvarı yeşile boyamak için kullanılmış fırçayı kullanmıştı ve sonradan onu temizlemedi.
- He'd used the dirty brush to paint the wall green, and he did not clean it afterwards.
İsveç'in üçüncü büyük kenti olan Malmö'deki bir sera bahçesinde iki metre uzunluğundaki canlı bir timsah bulundu.
- A two-meter-long live crocodile has been found in a garden greenhouse in Sweden's third largest city, Malmö.
Yeşil, paranın rengidir.
- Green is the color of money.
green with envy.
Sally looks pretty green — is she going to be sick?.
The flag of Libya is completely green.
green colour:.