Onlar hedefine ulaştı.
- They reached their goal.
Merkezin hedefi, diğer ülkelerden gelen gençleri belli bir zaman aralığında eğitmek olmalıdır.
- The goal of the center should be to train young people from other countries within a specific time period.
İtiraf ediyorum, o olmadan yaşamımın bu on yılı boş ve amaçsız olurdu.
- I admit that, without him, those ten years of my life would have been empty and without goals.
Amaçlarımıza ulaşmak için her zaman çaba harcamak zorundayız.
- We always have to make efforts to reach our goals.
Final maçındaki tek gol Andrés Iniesta tarafından atıldı.
- The only goal of the final match was scored by Andrés Iniesta.
Forvet oyuncusu gol attı.
- The forward kicked a goal.
Tom topu kaleye tekmeledi.
- Tom kicked the ball into the goal.
Bir kaleci olmak zor mu?
- Is it hard being a goalie?
Az sayıda amacın olduğunda yaşlanırsın.
- When you have few goals, you get older.