Para bağışlamak istiyor.
- He wants to donate money.
Tom biraz para bağışlamak için istekli olabilir.
- Tom might be willing to donate some money.
O, kızılhaç'a isimsiz olarak büyük bir miktarda para bağışladı.
- He anonymously donated a large sum of money to the Red Cross.
Tom deprem yardımı için bağışlanan tüm parayla birlikte kaçtı.
- Tom absconded with all the money donated for earthquake relief.
Bu yıl birbirimize Noel armağanları vermek yerine hediyeler için harcayacağımız miktarı hayır kurumuna bağışladık.
- Instead of giving each other Christmas presents this year, we donated the amount we would have spent on presents to a charity.