Çok yetenekli bir sanatçısın.
- You're a very gifted artist.
Yetenekli bir sanatçıdır.
- She is a gifted artist.
O çok kabiliyetli ve yetenekliydi.
- He was very gifted and talented.
Tom çok üstün yetenekli.
- Tom is very gifted and talented.
Bu armağanı kabul edemem.
- I cannot accept this gift.
Dün artık mazi oldu. Yarın ise muamma. Bugün ise avuçlarımızın içinde bize sunulmuş bir armağandır.
- Yesterday is history, tomorrow is a mystery, but today is a gift. That is why it is called the present.
Sağlık en büyük Allah vergisidir.
- Health is the greatest gift.
Bu hediye sizin için.
- This gift is for you.
Bu hediye Laura'nın mı?
- Is this gift Laura's?
Atatürk was a gifted person.
Onun doğuştan yetenekleri var.
- He has natural gifts.
Onun doğuştan yetenekleri var.
- He has natural gifts.
O çok kabiliyetli ve yetenekliydi.
- He was very gifted and talented.
Sağlık en büyük Allah vergisidir.
- Health is the greatest gift.
Tom ödülü isteksizce kabul etti.
- Tom reluctantly accepted the gift.
Hiç ödül beklemiyordum.
- I didn't expect any gift.
O çok kabiliyetli ve yetenekliydi.
- He was very gifted and talented.
a school for gifted children.
... And I just think that everybody is gifted and talented ...
... and gifted all of these to you. ...