Biz iyileşmek zorundayız.
- We've got to get better.
Teniste iyileşmek istiyorum.
- I want to get better at tennis.
Ben gitarda iyileşmek istiyorum.
- I want to get better at guitar.
Teniste iyileşmek istiyorum.
- I want to get better at tennis.
Fransızca konuşmada daha iyi olmak istiyorum.
- I want to get better at speaking French.
Daha iyi olmak istiyorsan bu ilacı almak zorundasın.
- If you ever want to get better, you have to take this medicine.
İnşallah yakında iyileşirsin.
- Hope you'll get better soon.
Yakında iyileşeceğini umuyorum.
- I hope you'll get better soon.
Many people returned to work a bit anxious, they acknowledged, but grimly determined not to let terrorists get the better of them.
... get better. ...
... So it will only get better and better. ...