The Mississippi River is deep and wide.
- Mississippi Nehri derin ve geniştir.
These insects are widely distributed.
- Bu böcekler geniş bir alana yayıldılar.
Broadly speaking, dogs are more faithful than cats.
- Genellikle, köpekler kedilerden daha sadıktırlar.
He has broad shoulders.
- Onun geniş omuzları vardı.
To calculate the capacity, multiply the length by the width by the depth.
- Kapasiteyi hesaplamak için, uzunluğu genişlikle derinlikle çarpın.
What's the width of this road?
- Bu yolun genişliği nedir?
We generally drink tea after a meal.
- Biz genellikle bir öğünden sonra çay içeriz.
General Motors laid off 76,000 workers.
- General Motors 76,000 işçisini işten çıkardı.
Usually, I'll be gone before the morning light.
- Genellikle, sabah ışığından önce gitmiş olurum.
In general, men are taller than women.
- Generally, men are taller than women.
In America 'rebate' is widely recognized, generally as an incentive where makers give back directly to consumers.
- In the United States the word 'rebate' is widely recognized, generally as an incentive where makers give back directly to consumers.
New York'un caddeleri çok geniş.
- New York'un caddeleri çok geniştir.
New York'un caddeleri çok geniştir.
- New York'un caddeleri çok geniş.
Eskiden cinsiyetin doğuştan kazanıldığını savunanlardandım, ama artık ikili cinsiyet sistemine çok karşıyım.
- I used to be really cis, but by now I've become pretty genderqueer.
Bu eski gelenekler nesilden nesile devredilmiştir.
- These old customs have been handed down from generation to generation.
Tam otomatik hikaye üretimi bilgisayar bilim adamları için çözülmemiş bir sorun kalmaya devam etmektedir.
- Fully automatic story generation remains an unsolved problem for computer scientists.
Japon öğrencilerinin genel kültür bilgisinden etkilendim.
- I was impressed by the general knowledge of Japanese students.