geleise (verbindung aus schienen und schwellen)

listen to the pronunciation of geleise (verbindung aus schienen und schwellen)
الإنجليزية - التركية

تعريف geleise (verbindung aus schienen und schwellen) في الإنجليزية التركية القاموس.

line
{i} hat

Onu aradım, ancak hat meşguldü. - I called her, but the line was busy.

Ben onu aramaya çalıştım, ama hat meşguldü. - I tried to call him up, but the line was busy.

line
{f} doldurmak
line
sıralamak
line
(Argo) kandırıcı sözler
line
ton
line
çizgilerle göstermek
line
astarlamak
line
doğru çizgi
line
sıra oluşturmak
line
desen
line
(tenek ve deniz) hat
line
çizgi

Zamana bağlı bir toplumda zaman lineer olarak görülür-yani geçmişten şimdiki zamana ve geleceğe doğru uzanan düz bir çizgi olarak. - In a time-bound society time is seen as linear- in other words as a straight line extending from the past, through the present, to the future.

Oyun alanı, beyaz çizgiler tarafından üçe bölünmüş. - The playground is divided into three areas by white lines.

line
{i} kablo
line
{f} kaplamak
line
ölçme ipi
line
(İnşaat) boru, hat, çizgi
line
{i} bilgi
line
kısa mektu
line
{i} kuyruk

Tom kuyruktaki son kişi. - Tom is the last person in line.

Biz kuyrukta ayakta bekletildik. - We were made to stand in line.

line
dizgin
ألمانية - الإنجليزية
line of rails
rails
track
tracks (line of rails on sleepers)
line
geleise (verbindung aus schienen und schwellen)
المفضلات