We were looking for buried treasure.
- Gömülü hazineyi arıyorduk.
They explored the desert in quest of buried treasure.
- Onlar gömülü hazine arayışında çölü araştırdı.
The treasure was buried on the island.
- Hazine adada gömülüydü.
I know exactly where to find the buried treasure.
- Gömülü hazineyi nerede bulacağımı tam olarak biliyorum.