Biz çok fazla eğlenmedik.
- We didn't have much fun.
Cambridge Üniversitesi'nde öğrenim zorluğu çok yüksek olmasına rağmen, çok sayıda öğrencinin hâlâ dışarı çıkmak ve eğlenmek için zamanı var.
- Although the pressure of studying at the University of Cambridge is very high, many students still have time to go out and have fun.
O sadece eğlence için periyodik tabloyu ezberledi.
- He learnt the periodic table by heart just for fun.
Tatoeba'da cümleleri çevirmek ev ödevi yapmaktan daha eğlenceli.
- Translating sentences on Tatoeba is more fun than doing homework.
İnsanlarla görüşmek ve eğlenmek istiyorum.
- I want to meet people and have fun.
Genç çift, eğlenmek için Kyoto'ya gitti.
- The young couple went to Kyoto for fun.
Şakadan böyle bir şey yapmayın.
- Don't do such a thing in fun.
Tom Mary'nin şakasının komik olduğunu hiç düşünmüyordu.
- Tom didn't think Mary's joke was funny at all.
O, komik bir hikaye ile bizi neşelendirdi.
- He amused us with a funny story.
Tatoeba'da cümleleri çevirmek ev ödevi yapmaktan daha eğlenceli.
- Translating sentences on Tatoeba is more fun than doing homework.
Müzik dinlemek çok eğlenceli.
- Listening to music is lots of fun.
Basket oynamak çok zevklidir.
- It's a lot of fun to play basketball.
Jane ile birlikte olmak zevkli.
- Jane is fun to be with.
Benimle gırgır geçme.
- Please don't make fun of me.
İnsanlar sürekli benimle gırgır geçiyor.
- People make fun of me all the time.
Tom zevk için tartışan insan türüdür.
- Tom is the kind of guy that argues for fun.
Sporu rekabet için değil zevk için yapıyorum.
- I like to play sport for fun not for competition.
Bir öğretmen hata yapan bir öğrenci ile asla alay etmemelidir.
- A teacher should never make fun of a pupil who makes a mistake.
Tom'la alay etmemelisin.
- You shouldn't make fun of Tom.
He is such a fun person to be with.
This year's fashion style is much more fun than recent seasons.
Hey, don't get bent out of shape over it; I was just funning you.
Grafting your boss's face onto the hind end of a donkey is fun, but serious fun is when you create the impossible and it looks real.