Tepe tamamen karla kaplıydı.
- The hill was all covered with snow.
Ben mektubu yazmayı bitirdiğimde, seni yaklaşık olarak tepenin iki mil ötesindeki göle götüreceğim.
- When I have finished writing the letter, I will take you to the lake about two miles beyond the hill.
Avusturya'nın tepelik manzaraları Bay Bogart'a Müziğin Sesini hatırlattı.
- Austria's hilly landscapes reminded Mr. Bogart of The Sound of Music.
Chongqing dolambaçlı sokaklarıyla tepelik bir şehir.
- Chongqing is a hilly city with winding streets.