Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

form flutes in

listen to the pronunciation of form flutes in
الإنجليزية - التركية

تعريف form flutes in في الإنجليزية التركية القاموس.

flute
{i} flüt

Bob sadece gitar değil aynı zamanda flüt de çalar. - Bob plays not only the guitar but also the flute.

Tom Mary'ye o şarkının flütle nasıl çalındığını bilip bilmediğini sordu. - Tom asked Mary if she knew how to play that song on the flute.

flute
{f} flüt çal

Tom flüt çalmaktan zevk alıyor. - Tom enjoys playing the flute.

Tom'un flüt çalmayı bilip bilmediğini merak ediyorum. - I wonder if Tom knows how to play the flute.

flute
(Mühendislik) yiv, oluk (matkapta)
flute
{i} farbala
flute
{i} pli
flute
{f} pli yapmak
flute
{f} flüt ile seslendirmek
flute
flutist flütçü
flute
fluted column yivli sütun
flute
{i} yiv
flute
fluty flut
flute
flavta
flute
(fiil) flüt çalmak, flüt ile seslendirmek, yiv açmak, pli yapmak
flute
flavtacı
flute
(isim) flüt, flütçü, fitil, oluk, yiv, pli, farbala
flute
{i} müz. flüt, flavta
flute
{f} flüt çalmak

Tom flüt çalmaktan zevk alıyor. - Tom enjoys playing the flute.

Tom'un flüt çalmakta bundan daha iyi olacağını düşündüm. - I thought Tom would be better at playing the flute than that.

flute
flüt gibi ses çıkarmak veya şarkı söylemek
flute
{i} oluk
الإنجليزية - الإنجليزية
flute