fordernd

listen to the pronunciation of fordernd
ألمانية - التركية
talep
الإنجليزية - التركية

تعريف fordernd في الإنجليزية التركية القاموس.

asking
{i} isteme

Ondan yardım istemenin faydası yok. - It's no use asking him for help.

Benden para istemenin faydası yok. - It is no use asking me for money.

asking
{i} sorma

John sormadan birkaç adet pastayı kendisi aldı. - John helped himself to several pieces of pie without asking.

Ona sormaya niyetim yok. - I have no intention of asking him.

asking
{f} sor

Yanlış kişiye soruyorsun. - You're asking the wrong person.

Sınıfa girer girmez öğrenciler sorular sormaya başladı. - I had scarcely entered the class before the students started asking questions.

commanding
{f} komuta et
commanding
nüfuzlu
commanding
yetkili
commanding
{i} komuta ediş
commanding
hâkim olan
asking
(isim) isteme
commanding
kazan/gör/yönet
commanding
hükmetme
commanding
{s} etkili
commanding
{s} emreden
commanding
{s} hakim
commanding
(sıfat) emreden; hükmeden, hakim; saygın, etkili; mükemmel, birinci sınıf
commanding
{s} hükmeden
commanding
otoriter/kumanda eden
commanding
{s} mükemmel
commanding
{s} saygın
ألمانية - الإنجليزية