for, in, for the time of continuance

listen to the pronunciation of for, in, for the time of continuance
الإنجليزية - التركية

تعريف for, in, for the time of continuance في الإنجليزية التركية القاموس.

during
{e} boyunca

Ada kış boyunca buzla ve karla kaplıdır. - The island is covered with ice and snow during the winter.

Japonya'da yedi yılı boyunca, ciddi olarak Japonca çalıştı. - During his seven years in Japan, he studied Japanese in earnest.

during
süresince

Onlar buluşmaları süresince kayak yapmaya gittiler. - They went skiing during their date.

Ben festival süresince Takayama'ya gitmek istiyorum. - I'd like to go to Takayama during festival time.

during
sırasında

Ders sırasında Japonca konuşmamalısınız. - You must not speak Japanese during the class.

O, tatili sırasında bile asla çevrimiçi değil. - She is never online, even during her vacation.

during
{e} esnasında

Yirmili yaşlarda birçok geç kadın yaz tatilleri esnasında yurt dışına gitmeyi planlıyorlar. - Many young women in their 20s plan to go abroad during their summer holidays.

Birçok köylü kuraklık esnasında öldü. - Many peasants died during the drought.

during
{e} boyunca, süresince, esnasında, zarfında, -de
during
müddetince
during
sürece
during
{e} iken
during
süresinde
during
müddetçe
during
during esnasında
during
de
during
edat esnasında
الإنجليزية - الإنجليزية
{a} during
for, in, for the time of continuance
المفضلات