Biraz nakit akış sorunumuz var.
- We have a bit of a cash flow problem.
Bir nakit akışı sorunumuz var.
- We've got a cash flow problem.
Nehir iki ülke arasındaki akmaktadır.
- The river flows between the two countries.
Nehir göle akmaktadır.
- The river flows into the lake.
Hayatta bir şey elde etmek istiyorsanız, akıntıya karşı yüzmelisiniz.
- If you want to get something in life, you should go against the flow.
Bu nehir yüzmek için çok akıntılı.
- This river flows too fast to swim in.
Nakit akışı sorunumuz var.
- We have a cash flow problem.
Vanayı çevirerek su akışını kontrol etmeye çalış.
- Try to check the flow of water by turning the valve.
Çiçekler hakkında daha fazla öğrenmek istiyordu.
- He wanted to know more about the flowers.
Çiçeklerle fazla ilgilenmem.
- I don't care for flowers very much.
Nehir denize doğru akmaktadır.
- The river flows down to the sea.
Nehir iki ülke arasındaki akmaktadır.
- The river flows between the two countries.
Bu nehir yüzmek için çok akıntılı.
- This river flows too fast to swim in.
Hayatta bir şey elde etmek istiyorsanız, akıntıya karşı yüzmelisiniz.
- If you want to get something in life, you should go against the flow.
Bir daha ki gelişimde, sana bazı çiçekler getireceğim.
- Next time I come, I'll bring you some flowers.
O, büyük bir demet çiçek taşıyarak geldi.
- He came bearing a large bunch of flowers.
Çiçekler o kadar narin ve güzeldir ki şiirler ve metaforlar olmadan onlar hakkında konuşamazsın.
- Flowers are so fragile and so beautiful, that you can't speak about them without poetry or metaphors.
Turn on the valve and make sure you have sufficient flow.
The writing is grammatically correct, but it just doesn't flow.
... But it all flows in and it becomes available content to ...
... content flows. ...