الإنجليزية - التركية
تعريف flaw, any deviation from perfection, as in a crystal في الإنجليزية التركية القاموس.
- imperfection
- eksiklik
Mutlu olmak her şeyin mükemmel olduğu anlamına gelmez fakat aksine eksikliklerin ötesine bakmaya karar vermenizdir.
-Being happy doesn't mean that everything is perfect, but rather that you've decided to look beyond the imperfections.
- imperfection
- kusur
Ben kusuru fark etmedim.
-I didn't notice the imperfection.
Ben tüm kusurlarına rağmen Tatoeba'yı seviyorum.
-I am loving Tatoeba despite all its imperfections.
- imperfection
- {i} kusurluluk
- imperfection
- (Tıp) Kusur, eksiklik, yetersizlik
- imperfection
- {i} hata
- imperfection
- (Nükleer Bilimler) kusurlar
Ben tüm kusurlarına rağmen Tatoeba'yı seviyorum.
-I am loving Tatoeba despite all its imperfections.
Bütün kusurları ortadan kaldırdılar.
-They have eliminated all imperfections.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف flaw, any deviation from perfection, as in a crystal في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- imperfection
flaw, any deviation from perfection, as in a crystal
الواصلة
flaw, a·ny de·vi·a·tion from perfection, as in a Crys·talالنطق
Resimler
السابق
المفضلات