Bence o dünyanın en cesur itfaiyecisi.
- I think that he's the world's most courageous fire fighter.
Sami gönüllü bir itfaiyeci oldu.
- Sami became a volunteer fire fighter.
İtfaiyeciler yangını söndürdü.
- The firefighters extinguished the fire.
Tom bir itfaiyeci olmak istiyor.
- Tom wants to be a firefighter.