İşimi bitirdikten sonra bürodan ayrıldım.
- Having finished my work, I left the office.
İşini bitirdikten birkaç dakika sonra, o yatmaya gitti.
- A few minutes after he finished his work, he went to bed.
Bitiş çizgisini en son geçen oydu.
- She was the last to cross the finishing line.
Orada Akai onlara katılır ve bu bitiş çizgisinin önünde herkese açık bir yarışma olur.
- There Akai joins them and it becomes a free-for-all in front of the finish line.
Bir ayda işi tamamen bitirmek imkansız.
- It is utterly impossible to finish the work within a month.
Tom dondurucudaki dondurmayı tamamen bitirdi.
- Tom finished eating all the ice cream that was in the freezer.
İyi bir sonuç için iki tabaka boya uygula.
- Apply two coats of the paint for a good finish.
O, ne pahasına olursa olsun işi bitirmeye kararlıydı.
- He was determined to finish the work at any cost.
Bu işi bitirir bitirmez seninle birlikte olacağım.
- I'll be with you as soon as I finish this job.
Bir ayda işi tamamen bitirmek imkansız.
- It is utterly impossible to finish the work within a month.
Biz yarına kadar parti hazırlıklarını bitirmek zorundayız.
- We have to finish preparations for the party by tomorrow.
Bu işi bitirir bitirmez seninle birlikte olacağım.
- I'll be with you as soon as I finish this job.
Bir ayda işi tamamen bitirmek imkansız.
- It is utterly impossible to finish the work within a month.
Burada işimiz neredeyse bitmek üzere.
- We're just about finished here.
Raporla işim bitmek üzere.
- I'm just about finished with the report.
Ben şimdi son rötuşları yapıyorum.
- I'm adding the finishing touches now.
O planın hâlâ bazı son rötuşlara ihtiyacı vardı.
- That plan still needed some finishing touches.
Az önce zemini cilalamayı bitirdim.
- I've just finished waxing the floor.
Fadıl oradaki bütün işi tamamlamak için şantiyeye geri döndü.
- Fadil has returned to the construction site to finish all the job there.
Bu görevi Cuma gününden önce tamamlamak için çok çalışmalıyız.
- We must work hard to finish this task before Friday.
Tom eğitimini tamamlamadı.
- Tom hasn't finished his training.
Tom asla hiçbir şeyi tamamlamaz.
- Tom never finishes anything.
Due to BSE, cows in the United Kingdom must be finished and slaughtered before 30 months of age.
Please finish your homework!.
The song has finished.
... So if a player finishes playing level one on his ...