Lütfen yakalanan kuşların gitmesine izin ver.
- Please let the captured birds go.
Lütfen yakalanan kuşları serbest bırakın.
- Please free the captured birds.
Sen tuzağa düşmüşsün. Teslim ol!
- You're trapped. Surrender!
Leyla kendini tamamen tuzağa düşmüş hissetti.
- Layla felt completely trapped.
Geleceği olmayan bir işte tuzağa düşürülmüştü.
- He was trapped in a dead-end job.
Tuzağa düşürülmüş gibi görünüyoruz.
- We seem to be trapped.
Onlar tilkiyi tuzağa düşürdüler.
- They trapped the fox.
Tom tuzağa düşürüldü.
- Tom has been trapped.
Tom düşman tarafından yakalanmaktan korkuyordu.
- Tom was afraid of being captured by the enemy.
Çocuk bir ağ ile kuşu yakaladı.
- The boy captured the bird with a net.
Tom kapana kısılmış gibi görünüyor.
- Tom looks like he's trapped.
Tom kapana kısılmış hissediyor.
- Tom is feeling trapped.