final decision; determination; result

listen to the pronunciation of final decision; determination; result
الإنجليزية - التركية

تعريف final decision; determination; result في الإنجليزية التركية القاموس.

conclusion
{i} netice

Aynı neticeye vardım. - I've come to the same conclusion.

conclusion
{i} karar

Tom ve Bill birbirlerinden bağımsız olarak karara vardılar. - Tom and Bill arrived at the conclusion independently of each other.

Ben senin kararlarını onaylamıyorum. - I don't agree with your conclusions.

conclusion
(Kanun) inikat
conclusion
son

Ancak uzun bir tartışmadan sonra bir sonuca vardılar. - Only after a long dispute did they come to a conclusion.

Ona yardım etmemiz gerektiği sonucuna vardık. - We came to the conclusion that we should help him.

conclusion
bitim
conclusion
anlaşma
conclusion
yargı

Anlamadan yargıda bulunduğumuz için üzgünüz. - We're sorry we jumped to conclusions.

Anlamadan yargıda bulunuyorsun. - You're jumping to conclusions.

conclusion
ceza
conclusion
{i} son, nihayet
conclusion
sonuç,vargı
conclusion
vargı
conclusion
try conclusions with bir kimse ile yarışma
conclusion
son söz olarak
conclusion
{i} sonuç, netice
conclusion
şart cümlesinde ikinci kısım
conclusion
(isim) son, sonuç, netice, karar, kanı, hüküm
conclusion
(Mukavele) son, sonuç; karar; son kısım
الإنجليزية - الإنجليزية
conclusion
final decision; determination; result
المفضلات