Bu fabrika parçalardan bitmiş ürünlere kadar ölçünlenmiş entegre üretim sistemi kullanmaktadır.
- This factory uses an integrated manufacturing system standardized from parts on through to finished products.
İş henüz bitmiş değil.
- The work is not finished yet.
Tom dondurucudaki dondurmayı tamamen bitirdi.
- Tom finished off the ice cream that was in the freezer.
Ben yemeği tamamen bitirmedim.
- I haven't quite finished eating.
İşim zaten 15 Ocak'ta tamamlandı.
- My work was already finished on January 15th.
Araştırma tamamlandı mı?
- The research is finished?
Resim onun tarafından zaten bitirilmişti.
- The picture has already been finished by him.
Aylar süren müzakerelerin ardından, barış antlaşması tamamlandı.
- After months of negotiations, the peace treaty was completed.
Hepsi bununla tamamlandı.
- All is completed with this.
Raporu yazmayı bitirdim.
- I've finished typing the report.
İşimi bitirdikten sonra bürodan ayrıldım.
- Having finished my work, I left the office.
Tom misyonunu tamamladı.
- Tom completed the mission.
Hepsi bununla tamamlandı.
- All is completed with this.
Akşam yemeği işini bitirmeden önce hazır olacak.
- Dinner will be ready by the time you have finished your work.
Yolculuk için hazırlıklarını tamamladın mı?
- Have you finished your preparations for the trip?