Ben futbol hayranıyım.
- I am fan of football.
Kim Kardashian'ın bir hayranı değilim.
- I'm not a fan of Kim Kardashian.
Kimin daha fazla taraftarı var, Celine Dion'un mu yoksa Mariah Carey'nin mi?
- Who has more fans, Celine Dion or Mariah Carey?
Onlar benim büyük taraftarlarım değil.
- They're not big fans of mine.
Amcam Çin yelpazeleri biriktirir.
- My uncle collects Chinese fans.
O kadının bir yelpazesi var çünkü hava sıcak.
- That lady has a fan because it is hot.
Tom vantilatörü kapattı.
- Tom turned off the fan.
Tom vantilatörü çalıştırdı.
- Tom turned on the fan.
Ben büyük bir golf tutkunuyum.
- I'm a huge fan of golf.
O bir balık tutma tutkunuydu.
- He was a fan of fishing.
Vantilatör pervanelerinin üzerinde bir ton toz var.
- There's a ton of dust on top of the fan blades.
Rüzgarla körüklendiği için, alevler her yöne yayıldı.
- Fanned by the strong wind, the flames spread in all directions.
Rüzgar alevleri körükledi.
- The wind fanned the flames.
Yabanmersini krebin büyük bir hayranı değilim.
- I'm not a big fan of blueberry pancakes.
Alice took up the fan and gloves, and, as the hall was very hot, she kept fanning herself all the time she went on talking.
... engaging with your fans all over the world? ...
... to be grateful for, so many fans looking up to me. ...