Onlar ıssız bir adaya düştüler.
- They were stranded on a deserted island.
On'dan sonra cadde ıssızdı.
- The street was deserted after ten.
Görünüşe göre yer terkedilmiş.
- The place is apparently deserted.
Bütün bina terkedilmişti.
- The whole building was deserted.
Hayatının geriye kalanını terk edilmiş bir adada geçirmek zorunda olsan, onu kiminle geçirirsin?
- If you had to spend the rest of your life on a deserted island, who would you spend it with?
Mekan tamamen terk edilmiş.
- The place is completely deserted.
Tom tenha tren istasyonunda büyük bir saatin altında tek başına durdu.
- Tom stood alone under a big clock in the deserted train station.
Arkadaşların seni terketti mi?
- Have your friends deserted you?