Afedersiniz, bu sandalye dolu mu?
- Excuse me, is this seat taken?
Afedersiniz, ama postaneyi arıyorum
- Excuse me, but I'm looking for the post office.
Kestiğim için özür dilerim, size anlatmam gereken bir şey var.
- Excuse me for interrupting, I've got something to tell you.
Özür dilerim! Zannedersem benim yerimde oturuyorsunuz.
- Excuse me, I think you're sitting in my seat.
Affedersiniz. Siz kimsiniz?
- Excuse me. Who are you?
Affedersiniz, Central Park'a nasıl gidebileceğimi bana söyleyebilir misiniz?
- Excuse me, can you tell me how to get to Central Park?
... I used to consult to businesses ' excuse me, to hospitals and to health care providers. ...
... UH, EXCUSE ME, LONNIE. ...