etiketlendikten

listen to the pronunciation of etiketlendikten
التركية - الإنجليزية
tagged on
etiketle
{f} label

Attach labels to all the bags. - Bütün çantalara etiketleri takın.

I told Tom to label all the boxes. - Tom'a tüm kutuları etiketlemesini söyledim.

etiketle
{f} tag

I will remove the labels tagging the above sentences. - Yukarıdaki cümleleri etiketleyen etiketleri kaldıracağım.

We have explained that HTML is, as a basic rule, elements marked up with open and close tags. - Biz HTML'nin, temel bir kural olarak, açık ve kapalı etiketlerle işaretlenmiş elementler olduğunu açıkladık.

etiketle
{f} labelling

Labelling speech as hate speech is a way to limit free speech by means of social pressure. - Nefret söylemi olarak etiketleme konuşma sosyal baskı vasıtasıyla ifade özgürlüğünü sınırlamak için bir yoldur.

etiketle
labelled

In order to avoid confusion, the bottom is labelled too. - Karışıklığı önlemek için taban da etiketlendi.

etiketlendikten
المفضلات