erstaunlich!

listen to the pronunciation of erstaunlich!
ألمانية - التركية
الإنجليزية - التركية

تعريف erstaunlich! في الإنجليزية التركية القاموس.

amazing
şaşırtıcı

Senin İngilizcenin akıcılığı şaşırtıcı. - The fluency of your English is amazing.

Şaşırtıcı; ödülü kazanmalıydın. - It is amazing; you should have won the prize.

admirable
{s} hayran eden
admirable
takdire şayan

Tom'un sadakatı takdire şayandır. - Tom's loyalty is admirable.

admirable
övgüye değer
admirable
beğenilecek
amazing
insanı şaşırtan
amazing
şaşırtma
admirable
çok iyi
admirable
takdire değer

Sen takdire değer bir iş yaptın. - You've done an admirable job.

Onun özverisi takdire değer. - His self-denial is admirable.

admirable
çok güzel
amazing
İnanılmaz
admirable
beğenilecek çok güzel admirably beğenilecek surette
admirable
{s} hayranlık uyandıran

Tom hayranlık uyandıran bir iş yaptı. - Tom has done an admirable job.

admirable
{s} beğenilen
amazing
{s} ilginç
amazing
(sıfat) şaşırtıcı, şaşılacak, hayran eden, hayret verici, ilginç
ألمانية - الإنجليزية
amazing!
prodigious
stupendously
admirable
astoundingly
astonishing

What we call 'reality' is often more wonderful and astonishing than fiction. - Was wir „die Realität“ nennen, ist oft wunderbarer und erstaunlicher als eine Fiktion.

It's astonishing how in over his head the president is. He seems neither to get the politics nor the policy of this. - Es ist erstaunlich, in welchem Maße dem Präsidenten die Dinge über den Kopf gewachsen sind. Er scheint sich weder darauf zu verstehen, Politik zu machen, noch die Weichen für sie zu stellen.

stupendous
amazing
astounding
staggeringly
wondrous
amazıng
amazingly

Amazingly, the old man recovered his health. - Erstaunlicherweise erlangte der alte Mann seine Gesundheit wieder.

Tom is amazingly well informed. - Tom ist erstaunlich gut informiert.