O, onun için çok iyi bir deneyim oldu.
- Es war eine sehr gute Erfahrung für ihn.
Bu benim için tamamen yeni bir deneyim.
- Dies ist eine völlig neue Erfahrung für mich.
Fon müziği ile okumayı severim.
- I like to read with background music.
Hisleri, görüntüleri, düşünceleri ya da anıları iletmeyen müzik sadece arka fon gürültüsüdür.
- Music that doesn't transmit feelings, images, thoughts, or memories is just background noise.
Arka planda deniz manzaralı bir resmimizi çektirelim.
- Let's get a picture of us with the sea in the background.
Resmin arka planındaki o adam kimdir?
- Who is that man in the background of the picture?
Resmin arka planındaki o adam kimdir?
- Who is that man in the background of the picture?
Resmin arka planında bir kale var.
- There is a castle in the background of the picture.
Çok yönlü bir özgeçmişi var.
- There's a very sophisticated background.
Tom'la ilgili özgeçmiş kontrolü biraz şüpheli çıktı.
- The background check on Tom turned up suspiciously little.
Norveç bayrağında kırmızı zemin üzerinde beyaz kenarlıklı koyu mavi Nordik haç vardır ve 1821 yılından kalmadır.
- The Norwegian flag has a dark blue Nordic cross with white border on a red background, and it is from 1821.