emotionally involved entangled or hindered as if e

الإنجليزية - التركية

تعريف emotionally involved entangled or hindered as if e في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

involved

{s} ilişkili

Genellikle doğrudan ilişkili değildi. - He usually was not involved directly.

Neyin ilişkili olduğunu biliyorum. - I know what's involved.

involved

{s} karışmış

O bir skandala karışmıştı. - He was involved in a scandal.

Tom'un olanlara karışmış olabileceğini düşünüyorum. - I think Tom might be involved in what happened.

involved

{s} karışık

Bu karışıklığa karışmamı asla istememiştim. - I never wanted you to get involved in this mess.

involved

çatak

involved

anlaşılmaz

involved

karmaşık

involved

{f} içer

involved

(with ile) (kişisel ya da cinsel yönden) yakın

involved

içer(mek)

involved

(Mimarlık) burgaç

involved

{s} bulaşmış

involved

{s} kapılmış

involved

{s} dalmış

involved

{s} ilgili

Bu işlemle ilgili önemli ölçüde bürokrasi vardır. - There's a lot of red tape involved in this procedure.

Ben ilgili kalmaya çalışıyorum. - I try to stay involved.

involved

{s} kapsayan

involved

kolayca anlaşılamayan

involved

x içer/gerektir/karıştır

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف emotionally involved entangled or hindered as if e في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

involved

الواصلة

e·mo·tion·al·ly in·volved entangled or hindered as if e

التركية النطق

îmōşnıli învälvd entänggıld ır hîndırd äz îf i

النطق

/əˈmōsʜnəlē ənˈvälvd enˈtaɴɢgəld ər ˈhəndərd ˈaz əf ˈē/ /ɪˈmoʊʃnəliː ɪnˈvɑːlvd ɛnˈtæŋɡəld ɜr ˈhɪndɜrd ˈæz ɪf ˈiː/