emollient, humectant, soothing, antiseptic and bacteriostatic

listen to the pronunciation of emollient, humectant, soothing, antiseptic and bacteriostatic
الإنجليزية - التركية

تعريف emollient, humectant, soothing, antiseptic and bacteriostatic في الإنجليزية التركية القاموس.

honey
{i} bal

O, şişeyi başaşağı çevirdi ve salladı fakat bal hâlâ akmıyordu. - He turned the bottle upside down and shook it, but still the honey wouldn't come out.

Yeni çift balayında Hawaii'ye gitti. - The new couple have gone off to Hawaii on their honeymoon.

honey
canım

Canım, saat 11.00'de iş için beni uyandırmayı unutma. - Honey, don't forget to wake me up for work at 11 o'clock.

Merhaba, canım, sevgilim, tatlım, kaderim. Günün nasıldı? - Hi, my dear, my darling, my honey, my destiny. How was your day?

honey
{i} k.dili. sevgilim; canım
honey
şekerim
honey
tatlı/bal
honey
{i} tatlı şey
honey
{i} bitki özü
honey
tatlım

Senin için ne yapabilirim, tatlım? - What can I do for you, honey?

Üzgünüm tatlım, hala ofiste çakılıp kaldım. - Sorry honey, I'm still stuck at the office.

honey
sevgilim

Merhaba, canım, sevgilim, tatlım, kaderim. Günün nasıldı? - Hi, my dear, my darling, my honey, my destiny. How was your day?

Uykulu musun, sevgilim? - Are you sleepy, honey?

honey
balım

Balım, açıklayabilirim. - Honey, I can explain.

Ne kadar balımız var? - How much honey do we have?

honey
yumuşak
honey
honeyedtatlı
honey
(isim) bal, tatlı şey, bitki özü, en iyisi, klas
honey
tatlı dil kullanmak
honey
bal,v.balla tatlandır: n.bal
honey
tatlılık
honey
{i} klas
الإنجليزية - الإنجليزية
honey
emollient, humectant, soothing, antiseptic and bacteriostatic

    الواصلة

    emollient, humectant, soothing, an·ti·sep·tic and bac·te·ri·o·sta·tic

    النطق

المفضلات