He became more and more famous as a critic.
- O bir eleştirmen olarak gittikçe daha çok ünlü oldu.
He is a critic rather than a novelist.
- O yazardan ziyade eleştirmendir.
Critics thought little of the play.
- Eleştirmenler oyunun çok azını düşündüler.
All the critics praised the new movie.
- Tüm eleştirmenler yeni filmi öğdü.