Sabah derhal orada olacağım.
- I'll be there the first thing in the morning.
Yarın sabah derhal ayrılmalıyım.
- I have to leave first thing tomorrow morning.
Sabahleyin katlanır yatağı temizleriz.
- In the morning, we clear the futon.
Annem her zaman sabahleyin erken kalkar.
- Mother always gets up early in the morning.
Sabah duş almaya alışkınım.
- I am in the habit of taking a shower in the morning.
Anne her zaman sabahları erken kalkar.
- Mother always gets up early in the morning.
I'll meet you first thing at the station.