تعريف eğitimi في التركية الإنجليزية القاموس.
- by training
- eğitim
- {i} education
Parents have a prior right to choose the kind of education that shall be given to their children.
- Ana baba, çocuklarına verilecek eğitim türünü seçmek hakkını öncelikle haizdirler.
Education aims to develop potential abilities.
- Eğitim potansiyel yeteneklerini geliştirmeyi amaçlamaktadır.
- eğitim
- training
I think you should stick to your training schedule.
- Sanırım eğitim planına bağlı kalmalısın.
Tom can't ride a bicycle very well yet, so his bicycle has training wheels.
- Tom henüz bisiklete çok iyi binemiyor, bu yüzden onun bisikletinin eğitim tekerlekleri var.
- eğitim
- {i} instruction
The trainer gave instructions in the afternoons.
- Eğitimci öğleden sonraları talimatlar verdi.
The level of English instruction in Israel is very low.
- İsrail'de İngilizce eğitim seviyesi çok düşük.
- eğitim
- (Askeri) drill
- beden eğitimi
- physical education, P.E., gym
- eğitim
- education, instruction, schooling; training; drill
- eğitim
- practice
- eğitim
- {i} nurture
- ahlak eğitimi
- moral education
- aile eğitimi
- family education
- beden eğitimi ve spor
- (Askeri) physical training and sports
- beden eğitimi öğretmenleri
- physical education teachers
- beslenme eğitimi
- (Tıp) dietetics
- din eğitimi
- religious education
- doktora eğitimi
- doctorate
- eğitim
- (Askeri) exercise
- eğitim
- educational
What's your favorite educational TV program?
- En sevdiğiniz TV eğitim programı nedir?
The educational system is now under review.
- Eğitim sistemi şu anda inceleme altında.
- gece eğitimi
- (Askeri) night-out
- gece eğitimi
- night training
- hasta eğitimi
- (Tıp) patient education
- hasta eğitimi
- (Tıp) education
- ikiz görev eğitimi
- (Askeri) cross training
- ingilizce eğitimi
- english training
- kulak eğitimi
- (Dilbilim) ear-training
- lisans eğitimi
- (Eğitim) undergraduate study
- meslek eğitimi
- (Askeri) professional training
- oryantasyon eğitimi
- (Askeri,Ticaret) orientation training
- personel eğitimi
- (Ticaret) employee training
- pilot eğitimi
- (Askeri) pilot training
- subay tekamül eğitimi
- (Askeri) officer advanced training
- tuvalet eğitimi
- potty training
- tıp eğitimi
- medical education
- tıp eğitimi
- medical training
- uyum eğitimi
- (Ticaret) compliance training
- çevre eğitimi
- environmental education
- eğitim
- instructional
- eğitim
- (Hukuk) (mesleki) training
- eğitim
- schooling
Fadil paid for Layla's schooling.
- Fadıl, Leyla'nın eğitimi için ödeme yaptı.
The mandatory character of schooling is rarely analyzed in the multitude of works dedicated to the study of the various ways to develop within children the desire to learn.
- Eğitimin zorunlu karakteri çocukların içinde öğrenme arzusu geliştirmek için çeşitli şekillerde çalışmaya adanmış işlerin çokluğunda nadiren analiz edilir.
- eğitim
- course
She was able to continue her education through correspondence courses.
- O, mektupla öğretim ile eğitimine devam edebildi.
Is physical education a required course?
- Beden eğitimi gerekli bir ders mi?
- 45 yaş üstü bilgisayar ve internet eğitimi
- computer and internet education for above 45 years of age
- beden eğitimi
- Physical education, physical training, gymnastics, physical exercise, calisthenics, callisthenics
- eğitim
- in training
- eğitim
- exercitation
- eğitim
- discipline
- eğitim
- traınıng
- iş alıştırma eğitimi
- orientation
- işe alıştırma eğitimi
- orientation
- personel eğitimi
- Staff training, personnel training
- acemi eğitimi
- (Askeri) initial entry training
- arazi eğitimi
- field training
- atış eğitimi
- rifle practise
- beden eğitimi
- gym
Tom's gym teacher is Mary's basketball coach.
- Tom'un beden eğitimi öğretmeni Mary'nin basketbol antrenörüdür.
Tom is a gym teacher.
- Tom bir beden eğitimi öğretmeni.
- beden eğitimi
- calisthenics
- beden eğitimi
- calisthenic exercise
- beden eğitimi
- physical training
- beden eğitimi
- callisthenics
- beden eğitimi
- physical education
Kelly cut physical education and went home.
- Kelly, beden eğitimini kesti ve eve gitti.
We have physical education.
- Bizim beden eğitimimiz var.
- beden eğitimi
- gymnastics
- beden eğitimi
- physical exercise
- beden eğitimi (okullarda)
- gym
- beden eğitimi hocası
- gymnast
- beden eğitimi ile ilgili
- (Spor) calisthenic
- beden eğitimi ile ilgili
- (Spor) callisthenic
- beden eğitimi öğretmeni
- games mistress
- beden eğitimi öğretmeni
- (Spor) physical education teacher
- birlik eğitimi
- (Askeri) unit training
- dağınık düzen eğitimi
- (Askeri) combat drill
- dağınık düzen eğitimi
- (Askeri) extended order drill
- denizcilik eğitimi
- naval education
- depo eğitimi
- (Askeri) armoury training
- derece eğitimi
- (Havacılık) rating training
- dershane eğitimi
- (Ticaret) classroom training
- din eğitimi gören kimse
- catechumen
- disiplin eğitimi
- (Askeri) disciplinary training
- disiplin eğitimi
- (Askeri) disciplinary exercise
- empati eğitimi
- education of communication
- eğitim
- pedagogy, pedagogics
- eğitim
- (Hukuk) education, training
- eğitim
- reeducation
- fabrika eğitimi
- factory-based training
- görev başı eğitimi
- (Askeri) on-the-job training
- halk eğitimi
- common-public education
- istihbarat eğitimi
- (Askeri) intelligence education
- jet eğitimi hava grubu
- (Askeri) jet training air group
- karakter eğitimi
- character training
- laboratuvar eğitimi
- (Ticaret) laboratory training
- makine eğitimi
- machine training
- master eğitimi
- (Eğitim) masters study
- master eğitimi
- (Eğitim) masters education
- müşterek havadan indirme/hava ulaştırmacılığı eğitimi
- (Askeri) joint airborne/air transportability training
- müşterek muhtelit değişim eğitimi; eğitim amaçlı müşterek muhtelit tatbikat
- (Askeri) joint combined exchange training; joint combined exercise for training
- otomobil sürücüsü eğitimi
- automobile driver education
- pasif görev eğitimi
- (Askeri) inactive duty training
- personel eğitimi
- (Hukuk) staff training
- polis eğitimi
- police training
- savaş eğitimi
- combat training
- silah eğitimi
- (Askeri) weapon training
- stres aşılama eğitimi
- (Pisikoloji, Ruhbilim) stress inoculation training
- subay muadil görev eğitimi
- (Askeri) officer lateral training
- subay uzmanlık ek eğitimi
- (Askeri) officer supplemental training
- taktik hava talebi; İhtiyat Kuvvetin Eğitimi ve Yönetimi
- (Askeri) tactical air request; Training and Administration of the Reserve
- terfi eğitimi
- (Askeri) promotion training
- tiyatro eğitimi
- (Tiyatro) theatrical education
- top eğitimi
- (Askeri) gun drill
- toplum sağlığı eğitimi
- (Tıp) community health education
- turizm eğitimi
- (Turizm) tourism education
- turizm meslek eğitimi
- (Turizm) vocational tourism training
- tüfek atış eğitimi
- rifle practise
- tıbbi meslek eğitimi
- (Askeri) medical professional training
- yanaşık düzen eğitimi
- (Askeri) close order drill
- yenileme eğitimi
- (Havacılık) refresher training
- yeterlilik eğitimi
- (Askeri) proficiency training
- yüksek lisans eğitimi veren okul
- graduate school
- çocuk eğitimi ile ilgili
- pedagogic
- çocuk eğitimi ile ilgili
- pedagogical
- ödül eğitimi
- (Askeri) reward training
- özel süreç eğitimi
- process-specific training
- şövalye eğitimi alan çocuk
- page