I could not go to the party because of illness.
- Hastalıktan dolayı partiye gidemedim.
Japan's foreign aid is decreasing in part because of an economic slowdown at home.
- Japonya'nın dış yardımları yurttaki ekonomik yavaşlamadan dolayı kısmen azalıyor.
The accident was due to his carelessness.
- Kaza onun dikkatsizliğinden dolayıydı.
It is a term used to describe the warming of the earth due to increasing amounts of carbon dioxide in the atmosphere.
- O, atmosferdeki karbon dioksit miktarlarının artmasından dolayı Dünyanın ısınmasını tanımlamak için kullanılan bir terimdir.
We arrived at that plan out of pure desperation, but the book sold well.
- Umutsuzluktan dolayı o plana vardık fakat kitap iyi sattı.
His wife has started to work out of necessity.
- Karısı zorunluluktan dolayı işe başlamıştır.
Japan's foreign aid is decreasing in part because of an economic slowdown at home.
- Japonya'nın dış yardımları yurttaki ekonomik yavaşlamadan dolayı kısmen azalıyor.
Because I live near the school, I come home for lunch.
- Okula yakın yaşadığımdan dolayı,öğle yemeği için eve geliyorum.
She became rich by virtue of hard work and good business sense.
- O sıkı çalışma ve iyi iş duygusundan dolayı zengin oldu.
She was absent from school owing to sickness.
- O, hastalığından dolayı okulda yoktu.
I could not go to the party because of illness.
- Hastalıktan dolayı partiye gidemedim.
My Twitter account is suspended because of spamming.
- Twitter hesabım spamden dolayı askıya alındı.
I gave up the idea of seeing the sights of the city because of the bad weather.
- Kötü havadan dolayı şehrin görülmeye değer yerlerini görme fikrinden vazgeçtim.
I was late for school on account of an accident.
- Ben bir kazadan dolayı okula geç kaldım.
A couple of flights were delayed on account of the earthquake.
- Depremden dolayı birkaç uçuş ertelendi.
Several students were absent from school because of colds.
- Birçok öğrenci soğuk algınlığından dolayı okula gelmedi.
We took shelter from the rain under a tree.
- Biz yağmurdan dolayı bir ağacın altında sığındık.
I can't do it for want of money.
- Para yokluğundan dolayı onu yapamam.