doing business

listen to the pronunciation of doing business
الإنجليزية - التركية
iş yapmak

Sizinle iş yapmak bir zevkti. - It's been a pleasure doing business with you.

Seninle iş yapmak için sabırsızlanıyorum. - I'm looking forward to doing business with you.

have no business doing s.t
(birinin) bir şey yapmaya hakkı olmamak: You have no business interfering in my affairs. Benim işlerime burnunu sokmaya hiç hakkın yok
have no business doing sth
hakkı olmamak
do business
iş yapmak

Tom Mary ile iş yapmak istiyor. - Tom wants to do business with Mary.

Arkadaşım Güney Amerikan şirketleriyle iş yapmak istiyor. - My friend wants to do business with South American firms.

do business
alışveriş etmek
do business
ticaret yapmak
have no business doing
(birinin) bir şey yapmaya hakkı olmamak: You have no business interfering in my affairs. Benim işlerime burnunu sokmaya hiç hakkın yok
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف doing business في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

Doing Business As
formal announcement that a person or company is conducting business under a different name, DBA
do business
To be engaged in business, to be involved in commerce or trade
doing business

    الواصلة

    do·ing busi·ness

    التركية النطق

    duîng bîznıs

    النطق

    /ˈdo͞oəɴɢ ˈbəznəs/ /ˈduːɪŋ ˈbɪznəs/

    فيديوهات

    ... is available when we're doing business in other countries, ...
المفضلات