We have no way to verify this.
- Bunu doğrulamak için hiçbir yöntemimiz yok.
Tom is going to have to verify this.
- Tom bunu doğrulamak zorunda kalacak.
I don't have to confirm anything.
- Hiçbir şeyi doğrulamak zorunda değilim.
We'd like to confirm our reservations.
- Rezervasyonlarımızı doğrulamak istiyoruz.
The facts bear out this hypothesis.
- Gerçekler bu hipotezi doğrulamaktadır.