discharge, emanation; ejection of fluids from the body

listen to the pronunciation of discharge, emanation; ejection of fluids from the body
الإنجليزية - التركية

تعريف discharge, emanation; ejection of fluids from the body في الإنجليزية التركية القاموس.

emission
{i} çıkarma
emission
mal
emission
(Biyokimya) ışıma
emission
emisyon

Onun cep telefonu, diğer telefonları engelleyen radyo emisyonu üretti. - His mobile phone produced radio emissions that interfered with other phones.

Dünya'nın karbondioksit emisyonlarının dörtte biri Amerika'dandır: Onun kişi başına düşen emisyonu dünyada en büyüktür. - 1/4 of the world's carbon dioxide emissions are from America: its per-capita emissions are also the greatest in the world.

emission
ihraç
emission
yayım
emission
{i} yayma
emission
{i} yayınlama
emission
(Nükleer Bilimler) yayılma,yayınlanma,yayma,yayınım, bir yüzeyden yayılan ışınım
emission
tahvilât çıkarma nocturnal emission bel suyunun uykuda akması
emission
dışarı verme,salım
emission
neşretme
emission
(Tıp) l. Fışkırtma veya ileriye doğru sevketme, istemsiz olarak meni fışkırması
الإنجليزية - الإنجليزية
{i} emission
discharge, emanation; ejection of fluids from the body
المفضلات