I don't care about your race or age or religion.
- Irkın ya da yaşın ya da dinin umurumda değil.
He got religion on his deathbed.
- O, ölüm döşeğinde dinine kavuştu.
I don't have a religion and I don't follow any god.
- Benim bir dinim yok ve ben herhangi bir tanrıyı takip etmiyorum.
What's the difference between a religion and a cult?
- Bir dinle bir tarikat arasındaki fark nedir?
Culture plays a dynamic role in shaping an individual's character, attitude, and outlook on life.
- Kültür bir bireyin karakterinin, davranışının ve hayata bakış açısının şekillenmesinde dinamik bir rol oynar.
Dynamite fishing is extremely destructive to reef ecosystems.
- Dinamit balıkçılığı resif ekosistemler için son derece tahrip edicidir.
He stared at the faithful miniature of the dinosaur.
- O, dinozorun sadık minyatürüne baktı.
I've lost my religious faith.
- Dinsel inancımı yitirdim.
Unlike his sister, he has retained the religious faith his parents brought him up in.
- Kız kardeşinin aksine, o, ebeveynlerinin ona verdiği dini inancı korudu.
That religious cult has got some pretty off the wall ideas.
- O dini mezhebin bazı acayip fikirleri var.