Benim fikrim seninkinden farklıdır.
- My opinion differs from yours.
O bakımdan benim görüşüm sizinkinden farklıdır.
- In that respect, my opinion differs from yours.
Sen her zaman farklı olmak zorundasın.
- You always have to be different.
Tom farklı olmak istiyor.
- Tom wants to be different.
Yasalar ABD'de eyaletten eyalete değişiklik göstermektedir.
- Laws differ from state to state in the United States.
Çılgınlık, sonuçların farklı olacağını umarak, aynı deneyimi tekrarlamaktır.
- Madness is repeating the same experience, expecting the results to be different.
İki köpek farklı olabilir fakat benzer.
- Two dogs can be different, but similar.
... may be referring to, because obviously it differs in ...