Who's ready for their din-dins then? Who are Mummy's darling boys?.
I don't care about your race or age or religion.
- Irkın ya da yaşın ya da dinin umurumda değil.
Making money is his religion.
- Para kazanmak onun dinidir.
I don't have a religion and I don't follow any god.
- Benim bir dinim yok ve ben herhangi bir tanrıyı takip etmiyorum.
Buddhism is a religion founded by the Indian Shakyamuni.
- Budizm Hintli Şakyamuni tarafından kurulmuş bir dindir.
Dynamite was invented by Alfred Nobel in 1857.
- Dinamit 1857 yılında Alfred Nobel tarafından icat edilmiştir.
Tom has a dynamic personality.
- Tom dinamik bir kişiliğe sahiptir.
He stared at the faithful miniature of the dinosaur.
- O, dinozorun sadık minyatürüne baktı.
Unlike his sister, he has retained the religious faith his parents brought him up in.
- Kız kardeşinin aksine, o, ebeveynlerinin ona verdiği dini inancı korudu.
The new law will deprive religious minorities of their right to vote.
- Yeni yasa dini azınlıkları oy verme haklarından mahrum edecek.
Atheism isn't a religious belief.
- Ateizm dinî bir inanç değildir.
Very many religions promise life after death.
- Pek çok dinler ölümden sonra hayat vadediyor.
Certain religions are against organ donation.
- Bazı dinler organ bağışına karşıdır.