War is the continuation of politics by other means.
- Savaş, diğer yollarla siyasetin devamıdır.
Every day has a continuation.
- Her günün bir devamı vardır.
Regular attendance is required in that class.
- O sınıfta düzenli devam gereklidir.
Prices continue to climb.
- Fiyatlar tırmanmaya devam ediyor.
Prices will continue to rise.
- Fiyatlar yükselmeye devam ediyor.
Volvo is starting a new project Read more.
- Volvo yeni bir projeye başlıyor. Devamını oku.
Tom kept getting more and more confused.
- Tom'un gittikçe daha çok kafası karışmaya devam etti.
Tom resumed speaking.
- Tom konuşmaya devam etti.
They resumed walking.
- Onlar yürümeye devam ettiler.
He kept standing all the way.
- O yol boyunca ayakta durmaya devam etti.
The boy kept standing for a while.
- Çocuk bir süre durmaya devam etti.
He run on for half an hour.
- Yarım saat koşmaya devam etti.
Tom just kept running.
- Tom koşmaya devam etti.
In spite of the tyrant’s persecution, the hero valiantly carried on the struggle.
- Zalim hükümdarın zulmüne rağmen, kahraman cesurca mücadeleye devam etti.
But we carried on without him.
- Ama onsuz devam ettik.
Search operations are still underway.
- Arama operasyonları hala devam ediyor.
A man may die, nations may rise and fall, but an idea lives on. Ideas have endurance without death.
- Bir insan ölebilir, uluslar yükselip düşebilir, ancak bir düşünce yaşamaya devam eder. Düşünceler ölümsüz sürekliliğe sahiptir.
Please go on with your story.
- Lütfen hikayene devam et.
Please go on with your study.
- Lütfen çalışmanıza devam ediniz.