Tom uygunsuz olarak güldü.
- Tom laughed obnoxiously.
Tom savaştan nefret ettiğini söylüyor.
- Tom says that he detests war.
O topluluk önünde konuşmaktan nefret eder.
- She detests speaking in public.
Tom savaştan nefret ettiğini söylüyor.
- Tom says that he detests war.
Uzun boylu adam tiksindirici bir biçimde güldü.
- The tall man laughed obnoxiously.
Avukatlar ve emlakçılar zengin veya iğrençler.
- Lawyers and real estate agents are rich or obnoxious.
Tom hiç bu kadar iğrenç olmadı.
- Tom never used to be so obnoxious.