Eve geldim ve her şeyi tahrip edilmiş buldum.
- I came home and found everything destroyed.
Tom'un kumdan kalesi fırtına tarafından tahrip edilmişti.
- Tom's sandcastle was destroyed by the storm.
Onun günü harap olmak üzere.
- Her day is about to be ruined.
Mağazaları ve fabrikaları imha ettiler.
- They destroyed stores and factories.
Tom, çocukların kum kalesini imha etti.
- Tom destroyed the children's sand castle.
Tom'un evi bir hortum tarafından yıkıldı.
- Tom's house was destroyed by a tornado.
Köprü dev bir robot tarafından yıkıldı.
- The bridge was destroyed by a giant robot.
O, yaşam için harap edilecek.
- He will be ruined for life.
Tom, benim hafta sonumu harap etti.
- Tom ruined my weekend.