Millions of dollars have been spent trying to shore up the company.
- Şirketi desteklemeye çalışırken milyonlarca dolar harcandı.
Tom supported the proposal wholeheartedly.
- Tom öneriyi yürekten destekledi.
He fetched a few cushions to prop up her head.
- Onun başını desteklemek için birkaç yastık getirdi.
He basically supported the free market system.
- O aslında serbest piyasa sistemini destekledi.
Many leaders supported the compromise.
- Birçok lider uzlaşmayı destekledi.
Many leaders supported the compromise.
- Birçok lider uzlaşmayı destekledi.
I made believe that I supported him.
- Onu desteklediğime inandırdım.
Tom seconded the motion.
- Tom hareketi destekledi.
Millions of dollars have been spent trying to shore up the company.
- Şirketi desteklemeye çalışırken milyonlarca dolar harcandı.
We are not alone in supporting the plan.
- Planı desteklemede yalnız değiliz.
Thanks for supporting me.
- Beni desteklediğin için teşekkürler.
I need to find someone to back up Tom's alibi.
- Tom'un mazeretini destekleyecek birini bulmalıyım.
It's important to back up claims with evidence.
- İddiaları kanıtla desteklemek önemlidir.