Tavanda yürüyen bir örümcek gördüm.
- I saw a spider walking on the ceiling.
Tom tavanı boyamanın gerekli olmadığına karar verdi.
- Tom decided that it wasn't necessary to paint the ceiling.
Bu ceket kürkle astarlanmıştır.
- The coat is lined with fur.
Onlar sandalyeye bir kat boya sürdüler.
- They put a coat of paint on the chair.
Ev taze boya katıyla harika görünüyordu.
- The house looked wonderful with its fresh coat of paint.
O, ceketini bir askıya astı.
- He hung his coat on a hook.
Tom kapıya yakın askılardan birine ceketini astı.
- Tom hung his coat on one of the hooks near the door.