darauffolgend

listen to the pronunciation of darauffolgend
ألمانية - التركية
ertesi
الإنجليزية - التركية

تعريف darauffolgend في الإنجليزية التركية القاموس.

following
{s} izleyen

Bizi izleyen birini görmedim. - I didn't see anybody following us.

O, arkasında izleyen köpeği ile yürüyüşe çıktı. - He went out for a walk, with his dog following behind.

ensuing
sonradan meydana gelen
ensuing
peşpeşe
ensuing
sonradan gelen
following
yandaşlar
following
{i} aşağıdaki

Aşağıdaki malzemelere ihtiyacım var. - I need the following items.

Önceki hayatınızda kim olabileceğinizi öğrenmek için aşağıdaki formu doldurunuz. - Complete the following form to know who you could have been in a previous life.

following
{f} izle

Tom Mary'nin kendisini izlediğini fark etti. - Tom noticed that Mary was following him.

Bizi izleyen birini görmedim. - I didn't see anybody following us.

following
ed.-den sonra
ensuing
birbirini takip et(mek)
ensuing
{s} ertesi
ensuing
birbirini takip et
ensuing
{s} ardından gelen
ensuing
{s} sonraki
following
the following şunlar
following
bağımlı olan kimseler
following
{e} sonra

Bir sonraki yıl o onunla evlendi. - She married him the following year.

Fırtınadan sonra şehrin bazı kısımları afet alanı gibiydi. - Parts of the city looked like a disaster zone following the storm.

following
tabi olanlar
following
{i} hayran kitlesi
ألمانية - الإنجليزية
-to-be (person)
ensuing
subsequent
following