dürttü

listen to the pronunciation of dürttü
التركية - الإنجليزية
poked

She poked her sister in the eye with a stick. - O bir sopayla kız kardeşinin gözüne dürttü.

Tom poked the ground with a stick. - Tom bir çubukla yeri dürttü.

past of poke
dürt
{f} poke

Tom poked the ground with a stick. - Tom bir çubukla yeri dürttü.

She poked her sister in the eye with a stick. - O bir sopayla kız kardeşinin gözüne dürttü.

dürt
{f} jab
dürt
prod
dürttü
المفضلات