Amerika Birleşik Devletleri'nde hayat pahalılığı artıyordu.
- The cost of living in the United States was rising.
Geçen sene hayat pahalılığı tavan yaptı.
- The cost of living has shot through the ceiling in the last year.
Tom bir diyet kola içiyor.
- Tom is drinking a diet cola.
Bir süredir kola bağımlısı oldum ve onu her gün içtim.
- For a while, I was really addicted to cola and drank it every day.
Yaşam maliyeti düştü.
- The cost of living has gone down.
Enflasyondan dolayı, maaşlar yüksek yaşam maliyetine ayak uyduramıyor.
- Because of inflation, salaries can't keep up with the high cost of living.