constantly or frequently

listen to the pronunciation of constantly or frequently
الإنجليزية - التركية

تعريف constantly or frequently في الإنجليزية التركية القاموس.

forever
ilelebet
forever
ebediyen

Ebediyen mutlu olacağını umuyorum. - I hope you'll be happy forever.

Ebediyen yaşamak istiyorum. - I want to live forever.

forever
sonsuza kadar

O sonsuza kadar İngiltere'ye dönmüştü. - He had returned to England forever.

Seni sonsuza kadar seveceğim. - I will love you forever.

forever
daima

Onu daima tanıyormuşum gibi hissediyorum. - I feel like I've known her forever.

İyi bir kitap arkadaşların en iyisidir, bugün ve daima aynı. - A good book is the best of friends, the same today and forever.

forever
sürgit
forever
durmamacasına
forever
hep

Hep bugünün gelmesini bekledim. - I've waited forever for this day to come.

forever
kıyamete kadar
forever
ilanihaye
forever
devamlı
forever
durmadan
forever
sonsuza dek

O sır sonsuza dek saklanamaz. - That secret can't be kept forever.

Sonsuza dek burada kalamam. - I can't stay here forever.

forever
forevermore ebediyen
forever
mütemadiyen
الإنجليزية - الإنجليزية
forever
constantly or frequently

    الواصلة

    con·stant·ly or fre·quent·ly

    التركية النطق

    känstıntli ır frikwıntli

    النطق

    /ˈkänstəntlē ər ˈfrēkwəntlē/ /ˈkɑːnstəntliː ɜr ˈfriːkwəntliː/
المفضلات