coming, arrival; approach

listen to the pronunciation of coming, arrival; approach
الإنجليزية - التركية

تعريف coming, arrival; approach في الإنجليزية التركية القاموس.

come
{f} k.dili. beli gelmek, boşalmak; orgazm
come
önümüzdeki

Lütfen önümüzdeki Cuma gel. - Please come next Friday.

Önümüzdeki hafta beni görmeye gelmeyecek misin? - Won't you come and see me next week?

come
kopmak
come
edinmek

İşsiz pek çok kişi ile işleri edinmek zordur. - Jobs are hard to come by with so many people out of work.

Bu günlerde iş edinmek zor. - Jobs are hard to come by these days.

come
girmek

İçeri girmek ister misin? - Do you want to come in?

İçeriye girmek ve bunu daha fazla görüşmek için bir randevu al lütfen. - Please make an appointment to come in and discuss this further.

come
ödemek
come
gün doğmak (şans)
come
üretilmek
come
boşalmak
come
başlamak

Birlikte başlamak için buraya gelmemeliydin. - You shouldn't have come here to begin with.

O gelmese bile, biz başlamak zorunda kalacağız. - Even if he doesn't come, we'll have to begin.

come
elde edilmek
come
olmak

Tom'la birlikte olmak için geri geldin, değil mi? - You've come back to be with Tom, haven't you?

Tom bugün bizimle olmak için Boston'dan bütün yolu katetti. - Tom has come all the way from Boston to be with us today.

come
sperma
come
dönmek

Geri dönmek istemiyorsan, anlarım. - If you don't want to come back, I'll understand.

Geri dönmek zorunda kalacağız. - We'll have to come back.

come
{f} tatmin olmak
come
{f} (came, come)
come
{f} gelmek. Come July and we'll be swimming. Temmuz geldiğinde denize girmiş olacağız
come
hadi

Hadi ama, içkiler benden. - Come on, drinks are on me.

Hadi, arkadaşlar, bu artık komik değil. - Come on, guys. This is not funny anymore.

come
sakladığını çıkarıp vermek
الإنجليزية - الإنجليزية
come

If we count three before the come of thee, thwacked thou art, and must go to the women.”.

coming, arrival; approach
المفضلات